Z Raporu Gün 3

Gün doğdu. Sis yok artık tarlaların üzerinde. Aziz İsidore çoktan bitirmiştir ayinini. Buğday, pamuk ve kardelen. Tırpan ve orak. Çiftçilerin nasırlı elleri de kalmadı diyorlar artık. Köylerden geçen bir ulak demiş bir zaman. İbrahim demiştim; İsmail demişlerdi. Emir mi yoksa bıçak mı sual? Soru siliniyor kulaklarımdan ruhumun deliklerinden akarak; umut zaten hep başkasının ilacı.

Bir an görünüp kaybolan bir takdir şimdi şehir. Kör karanlık ardım sıra kapatsa da kapıları bir bir; terastaki kuşlar mütemadi uçsa da gönlümün maviliğinde; damarlarımda gürül gürül akan hayatı bir dilenci gibi izlemeyeceğim. Çünkü hendese kesin sonuçlara yaslayıp o kırılgan sırtını hazır kıta bekliyor biliyorum ama zihnim havai fişekler ile bir nebze aydınlanıyor artık. Bu hayat dostum, evet bu hayat Antik Yunanlı'nın gevezeliğini aşar bir gün. Odalarda binbir hasret, odalarda binbir vuslat, odalarda binbir dert, odalarda binbir derman... Odalar dostum, hayatta çok fazla oda var. Atlı karıncada dönen, uzayan, kısalan odalar.

'Sana sığınıyorum Tanrım el değiştiren bıçaktan.' denecekse eğer günün birinde. Duaya karşılık kırılmış olacak bıçak; ondan gayrı kan da yok artık.